Bir yılı daha geride bırakmak üzereyiz. Aralık ayı demek heyecan demek, yeni planlar demek, kendimiz için yeni kararlar almak demek. Yeni yılı karşılarken cildimiz için yapılmasını önerdiğim ön hazırlıkları ve bakım tüyolarını sizler için kaleme aldım. Yeni yıl her zaman yeni bir sayfa açmak demektir ve farklı motivasyonları da beraberinde getirir. Sağlıklı bir cilt için sağlıklı bir vücudumuz olmalıdır. Bu nedenle kendimize bir çizelge hazırlayabiliriz. Bu çizelgeye önce hedeflerimizi yazmalı ve bunları belirli bir sırayla uygulamalıyız. Doğru beslenme, sıkı bir vücut bu yıl da arzulanan ve hedeflenen bir konu. Vücut sıkılaştırmada uyguladığım yöntemler arasında radyofrekans ve organik silisyum- karnitin mezoterapisi bulunur. Yüzümüzün de sıkılaşması ve sağlıklı olabilmesi için eş zamanlı gözenekleri de derinlemesine temizleyen bakımlardan geneo-RF uygulaması yapılabilir. Elbette yılbaşında canlı ve doğal bakışlar için kırışıklık tedavisi uygulaması her zaman ilk sıralardaki yerini koruyor. Ayrıca cildimizin eksiklerini tamamlayan yorgun ifadenin düzeltilmesinde etkili olan hyaluronik asit nem aşısı ve ciltteki glikasyonu önleyen tedaviler ile kollajen aşısı mezoterapisini öneririm. ‘’Tüm bunlardan hangisi ya da hangilerini, nasıl bir sıra ile yapmalıyız’’ sorusuna cevabım ise ‘’sizin önceliğiniz nedir?’’ olacaktır. Şayet kendiniz karar veremiyorsanız güvendiğiniz bir dermatoloğun görüşünü alarak en doğrusuna beraber karar verebilirsiniz.
Makyaj öncesi ve sonrası cildinizin sağlığı için dikkat etmeniz gereken pek çok detay var.
Makyaj, eski çağlardan beri insanların uyguladığı bir işlemdir. Milattan önce eski Mısırlılar döneminde çeşitli bitki ve kök boyaları ile gözler ve dudaklar boyanmaktaydı. Bu işlemin kimi zaman otorite göstergesi, kimi zaman tanımlayıcı bir simge (Kızılderililerde kabilelere göre) veya kamuflaj (savaşlar sırasında) günümüzde ise daha güzel ve bakımlı görünmek için uygulandığı söylenebilir.
Günlük yaşam dışında sahne ve televizyon için kullanılan makyaj, kozmetik dünyasının da vazgeçilmezlerinden olmuştur. Cildin makyaj ile ilişkisinde makyaj malzemelerinin seçimi, uygulama sıklığı ve ciltten temizlenmesi belirleyicidir. Şayet uygun bir seçim yapmadıysak cildimizde kuruluktan egzamaya veya isilik benzeri döküntüden kozmetik akneye kadar değişen istenmeyen sonuçlara yol açabilir.
Son yıllarda makyaj ürünlerinin içeriğinde kozmetik kremlerin etkilerine destek olabilecek şekilde düzenlemeler yapılmıştır. Bu şekilde üretilen mineral bazlı makyaj ürünlerinin amacı, cildi aynı zamanda tedavi etmektir. Bu ürünlerin içeriğindeki çinko oksit gibi mineraller ciltteki bazı sivilce türlerini iyileştirme özelliğine sahiptir. Ayrıca bu ürünlerin çoğu güneş koruma faktörü de içermektedir. Genellikle paraben içermedikleri için alerji riskleri de azdır. Ancak kuru ciltlerde daha fazla kuruluğa da neden olabileceği için dikkatli olmakta fayda vardır. Genç ve yağlı ciltlerin tercih edebileceği ürünler olabilir. Menopoz dönemindeki olgun ciltlerde veya genç ama kuru ciltlerde ise kozmetik olarak kalitesini ispatlamış ürünler tercih edilebilir.
Mutlaka;
Cildinizi düzenli olarak temizleyin, makyajla uyumayın
Her gün güneş koruyucu ürün kullanımına dikkat edin (nemlendirici özellikli, makyaj altına sürülebilen) makyaj ürünlerinin doğal, mineral bazlı olmasına özen gösterin.
Cildinizi düzenli olarak uyarın, her gün günde 3 defa parmak darbeleri (mikrodolaşım için), gerektiği ölçüde haftalık peeling ile ölü deriden arındırın
Belli zamanlarda (regl dönemleri, ateşli hastalıklar, spor yapma ile ilişkili, zayıflama programaları sırasında) cilt hastalıkları ve kozmetik dermatoloji uzman görüşü alın.
Bronzlaşmak eşittir yaşlanmak bu nedenle koruyucusuz güneşlenmeyin, mümkünse solaryum yerine otobronzan sistemleri tercih edin
Fondöten ve pudra kulanımını en aza indirin ki gözenekler nefes alsın
Detoks ve şok zayıflama programlarını yaparken cildin de şok olabileceğini yani sarkma ve bağ dokusunda bozulma olabileceğini unutmayın
Sağlıklı ve mutlu günler dilerim
Dr. Betül Şengör